Son yıllarda yaşam maliyetlerindeki yükselme, tüketicilerin alışveriş alışkanlıklarını köklü bir şekilde değiştirdi. Özellikle akıllı telefon pazarında, yeni cihazların fiyatlarının yüksekliği karşısında birçok kişi, daha uygun fiyatlı alternatiflere yöneliyor. Bu noktada, yenilenmiş ve ikinci el akıllı telefonlar, cazip fiyatlarla karşımıza çıkıyor. Uzmanlar bu tür ürünlerin alımında dikkat edilmesi gereken bazı önemli noktaların altını çiziyor.
Aydın Üniversitesi İletişim Direktörü Bilişim ve Sosyal Medya Uzmanı Ümit Sanlav, son dönemde artan bu talebin beraberinde getirdiği riskleri ve tüketicilerin nelere dikkat etmesi gerektiğini SON SAAT Gazetesi için değerlendirdi.
Son dönemde yenilenmiş ve ikinci el telefonlara olan ilgi artmış durumda. Tüketiciler neden bu tercihi yapıyor?
Yaşam maliyetlerinin yükselmesi ve ekonomik zorluklar, tüketicileri daha uygun fiyatlı alternatiflere yönlendiriyor. Özellikle akıllı telefonlar, artık neredeyse her kesim için temel bir ihtiyaç haline geldi. Yenilenmiş ve ikinci el telefonlar, markaların orijinal fiyatlarına göre daha uygun fiyatlar sunuyor.
Peki, ikinci el ve yenilenmiş telefon alırken nelere dikkat edilmeli?
İkinci el ve yenilenmiş telefon almak, maddi olarak avantajlı olabilir ancak ciddi riskler de taşıyor. İlk olarak, cihazın tamir edilip edilmediği ve hangi parçaların değiştirildiği gibi bilgiler, mutlaka sorgulanmalı. Yenilenmiş telefonlar genellikle orijinal parçalarla donatılmıyor, bu yüzden kaliteyi kontrol etmek önemli. Ayrıca, cihazın batarya durumu da göz önünde bulundurulmalı. Batarya ömrü, bir telefonun uzun vadeli kullanımını doğrudan etkileyen en önemli faktörlerden biridir. Mutlaka fabrika ayarlarına sıfırlama yapmalı ve telefonu en güncel işletim sistemi sürümüne yükseltmelisiniz Yine, garanti süresi de büyük bir önem taşır. Garanti belgesinin ve fatura bilgileri ile satıcıdan cihazın yasal sorumluluğunu doğrulamak gerekir.
KİŞİSEL VERİLERİNİZ SIZABİLİR
Kullanıcıları hangi tehlikeler bekliyor?
En büyük tehlike, sahte veya çalıntı cihazlar olabilir. İkinci el telefon alırken, cihazın geçmişi, IMEI numarası gibi bilgilere mutlaka bakılmalı. Ayrıca, kötü niyetli satıcılar cihazı düzgün şekilde yenileyip satmak yerine, bazı parçalarını değiştirmemiş ya da cihazı gizli bir şekilde bozulmuş şekilde sunabiliyorlar. Bu tür cihazlar, güvenlik sorunları ve yazılım uyumsuzlukları gibi büyük sıkıntılara yol açabiliyor. Bir diğer risk ise, kişisel verilerin sızması. Banka hesaplarınız, fotoğraflarınız, mesajlarınız, mailleriniz ile ilgili bilgilere ulaşılabilir. İkinci el telefon alırken, cihazın geçmişteki sahibine ait verilerin silindiğinden emin olunmalı. Aksi takdirde, eski kullanıcıların kişisel bilgileri cihazda kalabilir ve güvenlik açığı da oluşturabilir. İkinci el cihazlarda yazılım korsanlığı veya veri ihlali gibi sorunların yaşanması muhtemel. Dolandırıcılık da bir diğer tehlike; örneğin, kayıtlı olmayan ya da çalıntı cihazlar piyasada satışa sunulabiliyor.
Cebimizde taşıdığımız akıllı telefonlar bize zarar verir mi?
Ama bu olay akıllarımıza başka sorular getirdi. Hepimizin ceplerimizde taşıdığı akıllı telefonlar, GSM Hattı veya internet erişimi sayesinde, aynı tehditle bizlere de zarar verebilir mi? Kötü haber: Evet verebilir.
CASUS YAZILIMLA PATLATILABİLİR
Cep telefonları uzaktan patlatılabilir mi?
İnternet erişimi olan her cihaz, gerek Wİ-Fİ aracılığıyla erişime açık olması hasebiyle, gerek indirmiş olduğumuz uygulamalardaki güvenlik zafiyetleri nedeniyle patlatılması maalesef mümkün. Uzaktan erişimle ya da yüklenmiş olan casus yazımlar sayesinde telefonlarımızın bataryası ısıtılarak patlamaya hazır hale getirilmesi olası bir güvenlik sorunudur. Tıpkı geçtiğimiz aylarda Lübnan'da yaşanan patlama olayları gibi. Casus yazılımla; bilgileriniz ele geçebilir, uzaktan bataryanız patlatılabilir